Bilmediğimiz, hissetmediğimiz, sezemediğimiz hiçbir şey söylemiyor Wikileaks. İlham Aliyev, Erdoğan hükümetinden hoşlanmıyormuş. Bunu Amerikan elçisine söylüyor. Davidoğlu yine Amerikan temsilcisine "İran'a açık dostluk mesajı verdiğimiz için sadece biz eleştirebiliriz" filan diyor. Tuhaf bir retoriği var Ahmet D.'nun. Her neyse ama. Bunlar gazetecileri ve partilileri ilgilendiren ve halkın hiçbir işine yaramayacak saçma sapan dedikodular. İtalya hükümeti mesela, Türk hükümetinin hem İrana hem Turana mavi boncuk dağıtmasından rahatsızmış. Biz de onları seks partisi veriyor, başka işe karışmıyor sanıyorduk. Wikileaks sanki siyasetçilerin aslında ne kadar da ciddi adamlar olduğunu filan anlatıyor.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Milli Savaş Hikayeleri'nde 1914-1924 yılları arasında yaşanan Milli Mücadele günlerinde gerçekleşen bazı trajedik olayları okuyuculara aktarıyor. Milli Mücadele Dönemi Türk halkı için bir kahramanlık ve ıstırap dönemi olmuştur. Yazar da bunu eserinde ustaca ele almış olduğu olay ve hikayelerle sade ve açık bir şekilde okuyuculara iletiyor. Yazar genelde Ege bölgesinde meydana gelen olayları ele alıyor. Özellikle, Türk tarihi için büyük bir felaket olan güzel İzmir’in işgali ve düşman kuvvetlerinin buradaki halka yapmış oldukları zulüm ve hakaretler büyük bir yer alıyor yazarın “Milli Savaş Hikayeleri” adlı eserinde. Bu işgaller karşısında çaresiz kalan halıkın aciz durumu da tüm açıklığıyla ortaya konuluyor. Kitapta bulunan bazı hikayelerde de Yunan kuvvetlerinin Batı Anadolu’yu işgali sırasında yerli halka yapmış oldukları insanlık dışı işkenceler tanıklarıyla belirtiliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder