Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Milli Savaş Hikayeleri'nde 1914-1924 yılları arasında yaşanan Milli Mücadele günlerinde gerçekleşen bazı trajedik olayları okuyuculara aktarıyor. Milli Mücadele Dönemi Türk halkı için bir kahramanlık ve ıstırap dönemi olmuştur. Yazar da bunu eserinde ustaca ele almış olduğu olay ve hikayelerle sade ve açık bir şekilde okuyuculara iletiyor. Yazar genelde Ege bölgesinde meydana gelen olayları ele alıyor. Özellikle, Türk tarihi için büyük bir felaket olan güzel İzmir’in işgali ve düşman kuvvetlerinin buradaki halka yapmış oldukları zulüm ve hakaretler büyük bir yer alıyor yazarın “Milli Savaş Hikayeleri” adlı eserinde. Bu işgaller karşısında çaresiz kalan halıkın aciz durumu da tüm açıklığıyla ortaya konuluyor. Kitapta bulunan bazı hikayelerde de Yunan kuvvetlerinin Batı Anadolu’yu işgali sırasında yerli halka yapmış oldukları insanlık dışı işkenceler tanıklarıyla belirtiliyor.
Popülist Kültür Derneği
Klibin özelinde bir şey söylemek isterdim, şöyle ki, klipteki sokaktan bir tür paganizm çıkabilir.
YanıtlaSilDünyada ne dönüyor: Herkesi bir örnek görmeye çalışanlarla, herkesi farklılıklarıyla benimsemeye çalışan 2 gruptan bahsediliyor. Birincisi çeşitli adlarla anılıyor, işte islamcı, mason vs. 2.'sinin ise ortak bir adı var, o da liberaller. En azından insanlara çeşitli filmlerle vesairelerle yansıyan tarafı bu.
Bu bağlamda Türkiye'de bir Hatay gündemi var. Nedir, cami ile kilise yanyana bir duvar ve yedikleri içtikleri ayrı gitmiyor. Otantik anlamda, bir şekilde yılların yerleştirdiği bir değer olarak, oturmuş bir şey olarak en azından kaale alınabilir. Veya şu denebilir, yıllarca Suriye mevzusundan dolayı diken üstünde olunan bir bölgeyi, şimdi konjönktürel anlamda kullanmanın bir vesilesi doğmuş olabilir. Ancak Türkiye böyle değil tabii ki. Ömrü hayatında kilise görmemiş, çan sesi duymamış insanlarımızın çoğunlukta olduğuna inanıyorum. Şimdi yeni dünya düzeni duyun dediyse duymak zorunda mı kalacağız? Hani bir yerde bir topluluk olur, onun ihtiyaçları anlaşılır, ama bu genellemenin alemi nedir..
Cem TV'de alevi törenlerini izlerken, hep bir mahalle vurgusu var mesela. Bu folklorik bir şey hakkaten. Ama işte cami her yerde cami. Dünyanın her yerinde bu böyle.
Çünkü şöyle bir mevzu var artık, içip dağıtan insanların da kendine has bir sokağı var. Yukarıdaki grubu bize tanıtan gastenin verdiği DVD, Fatih Akın'ın son çektiği filmin DVD'si. İstanbul: İki köprü arasında, modern İstanbul'un parçalı yapısını, müzik gruplarıyla anlatan bir DVD. Bu popülizme bir materyal sağlar kuşkusuz, ancak bunu şiire yamarken, bi durup düşünmek gerekir, derim.