
İlk derste içrek-dışrak, kazıcı-toplayıcı, lirik-epik şiir ayrımları üzerinden giden Hakan Arslanbenzer, ikinci derste dilbilim üzerine konuştu. Üçüncü ders Destan'a giriş yaptı ve epik dendiğinde akla gelen destan, kahraman ve savaş kavramlarından ve destan-halk ilişkisinden söz etti. Masal ve destan arasındaki farkı ısrarla vurgulamasına rağmen bu farkın ne olduğunu bir sır gibi sakladı. Bu haftaki dersinde bu sırrı aydınlatması umuluyor. Şaka bir yana, katılılımcıların da dersin sürecine dahil olabildikleri, sadece dinleyici olarak değil aynı zamanda konuşmanın bir parçası hatta bazen belirleyicisi olarak orada bulunabildikleri bir ortamın hayalini kuruyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder