Seçimler yaklaştıkça belediyelerimizin çalışan esmer elemanlarını görmeye başladığımız şu günlerde…
Evet yazıya böyle başlamanın tam vakti gibi görünüyor. Öyle ki, iş makinelerinin seslerini duymaya, giderken arkalarından çıkardıkları tozları solumaya başladık. Kimse “olur mu canım, belediyenin, milletvekili seçimiyle falan ne alakası var” demesin. Varoşlarımızda çok alakası oluyor böyle işlerin. Kim bilir belki seçimle falan alakası yoktur gerçekten de. Ama Kadıköy’de sabah 8’de başlayıp, akşam 5’te biten bir çalışma (dün bunu bir kez daha yaşadık halk olarak), Sultangazi’de akşam 5’te başlayıp, sabah 8’de bitebiliyor.
Belki de seçimle bir alakası olmadığı için bu kadar rahat hizmet (ne hizmet ama) ediyorlar halka. Onlarca kez kazılan caddelere, onlarca kez asfalt dökülebiliyor. Ve bu dökülen asfaltların hepsi yama olarak duruyor yollarda ve böylece halktan “asfaltı Almanlar bulmuş yamayı Türkler” gibi sözler işitebiliyorsunuz. Yalan veya şaka değil bu. Buralarda oturan halktan akrabalarınız, yakınlarınız vs. varsa rahatça öğrenebilirsiniz bunu. Mensup olduğu partinin ilçe teşkilatı binasından ayrılmayan belediye başkanları da koltuklarında rahat oturuyorlar.
Biz de kendimize, “halkı dikkate almayan bir belediye, nasıl olur da gerçek bir hizmet götürür halka” diye soruyoruz. Seçimlerin yaklaşıp yaklaşmaması mevzusu değil bu. Bu, yaşanılan bu çağda, halkı, elektrik ve su kesintileriyle işinden gücünden alıkoymayı becerebilen belediyelerin halkından oy istemesiyle alakalıdır. Sadece seçim dönemlerinde akla gelen, hizmet ederken dahi rahatsız edebildiği halk ile alakalıdır. Popülistler olarak bizimle alakalıdır.
Evet yazıya böyle başlamanın tam vakti gibi görünüyor. Öyle ki, iş makinelerinin seslerini duymaya, giderken arkalarından çıkardıkları tozları solumaya başladık. Kimse “olur mu canım, belediyenin, milletvekili seçimiyle falan ne alakası var” demesin. Varoşlarımızda çok alakası oluyor böyle işlerin. Kim bilir belki seçimle falan alakası yoktur gerçekten de. Ama Kadıköy’de sabah 8’de başlayıp, akşam 5’te biten bir çalışma (dün bunu bir kez daha yaşadık halk olarak), Sultangazi’de akşam 5’te başlayıp, sabah 8’de bitebiliyor.
Belki de seçimle bir alakası olmadığı için bu kadar rahat hizmet (ne hizmet ama) ediyorlar halka. Onlarca kez kazılan caddelere, onlarca kez asfalt dökülebiliyor. Ve bu dökülen asfaltların hepsi yama olarak duruyor yollarda ve böylece halktan “asfaltı Almanlar bulmuş yamayı Türkler” gibi sözler işitebiliyorsunuz. Yalan veya şaka değil bu. Buralarda oturan halktan akrabalarınız, yakınlarınız vs. varsa rahatça öğrenebilirsiniz bunu. Mensup olduğu partinin ilçe teşkilatı binasından ayrılmayan belediye başkanları da koltuklarında rahat oturuyorlar.
Biz de kendimize, “halkı dikkate almayan bir belediye, nasıl olur da gerçek bir hizmet götürür halka” diye soruyoruz. Seçimlerin yaklaşıp yaklaşmaması mevzusu değil bu. Bu, yaşanılan bu çağda, halkı, elektrik ve su kesintileriyle işinden gücünden alıkoymayı becerebilen belediyelerin halkından oy istemesiyle alakalıdır. Sadece seçim dönemlerinde akla gelen, hizmet ederken dahi rahatsız edebildiği halk ile alakalıdır. Popülistler olarak bizimle alakalıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder