Yüzde yüz. Ama tamamı halktan oluşan, seçkinleri de halktan olan yahut halkçı olan, ama bunun dışında hiçbir silahı, vasıtası, ortamı olmayan bir millet. Cezayirliler Fransızca, Pakistanlılar İngilizce konuşur yahut konuşulanı anlar. Türkçe, Arapça, Farsça gibi dünyanın klasik dilleri arasında özel bir yeri olan, evrensel 3 dilden herhangi biri İslamların anlaşma dili değil. İslamın resmi temsil seviyesi yok. Hiçbir devlet, hiçbir kurum İslamı açıkça temsil etmiyor. İslamın anadili kuşdili, yaşama alanı ev ve sokaktan ibarettir. İslam zaten bir halk dinidir. Seçkinlere ancak halka hizmet ettikleri ölçüde yer veren bir dindir.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Milli Savaş Hikayeleri'nde 1914-1924 yılları arasında yaşanan Milli Mücadele günlerinde gerçekleşen bazı trajedik olayları okuyuculara aktarıyor. Milli Mücadele Dönemi Türk halkı için bir kahramanlık ve ıstırap dönemi olmuştur. Yazar da bunu eserinde ustaca ele almış olduğu olay ve hikayelerle sade ve açık bir şekilde okuyuculara iletiyor. Yazar genelde Ege bölgesinde meydana gelen olayları ele alıyor. Özellikle, Türk tarihi için büyük bir felaket olan güzel İzmir’in işgali ve düşman kuvvetlerinin buradaki halka yapmış oldukları zulüm ve hakaretler büyük bir yer alıyor yazarın “Milli Savaş Hikayeleri” adlı eserinde. Bu işgaller karşısında çaresiz kalan halıkın aciz durumu da tüm açıklığıyla ortaya konuluyor. Kitapta bulunan bazı hikayelerde de Yunan kuvvetlerinin Batı Anadolu’yu işgali sırasında yerli halka yapmış oldukları insanlık dışı işkenceler tanıklarıyla belirtiliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder